İMEAK Deniz Ticaret Odası Kasım ayı Meclis Toplantısı, Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanı Yavuz Seçim ve Genel Müdürlerin katılımıyla gerçekleşti.
Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu’nun başkanlık yaptığı toplantı programda yer alan şekilde açık oturum oylamasıyla başladı. Oylamanın ardından Yönetim Kurulu üyesi Sualp Ürkmez, Ekim ayı faaliyetlerinin sunumunu gerçekleştirdi.
“Çandarlı’dan sonrada Türkiye’nin limanlar sorununu çözeceğiz! bunu da anlamış olduk.!”
Toplantıda yaptığı konuşmasında Limanlar sorununa değinen Poliport Genel Müdürü ve Polisan Holding İcra Kurulu Üyesi FıratYemeniciler, sözlerine şöyle devam etti:
“Geçen ay yapılan medclis toplantsında, sayın bakanım konuştu. Bürokraside kamuda öyle bir yaklaşım tarzı ortaya koyulmuş ki; liman alacaksanız Maliye Bakanlığı’na gidiyorsunuz, 2 yıl orada uğraşıyorsunuz, diyelim ki sorunu çözdünüz 1 – 2 yıl da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda uğraşıyorsunuz, daha sonra 2 yıl da Ulaştırma Bakanlığı’nda uğraşıyorsunuz… Aradan 6 yıl geçiyor. İşadamın yatırım yapması mümkün mü? Daha sonra sayın Bakanım Kocaeli’nde liman işletmecilerini topladı, konuşma yaptı.Biz de yaklaşımından dolayı kendisini tebrik ettik. Ancak bugün Başbakanımız bir dönüşüm programı açıkladı… 9 başlıktan 1 tanesi ‘Taşımacılıktan Lojistiğie Dönüşüm’ adı altında. Konuşmasında başbakanımız liman kapasitemizin arttıralacağını söyledi. Çandarlı’dan sonrada Türkiye’nin limanlar sorununu çözeceğiz! bunu da anlamış olduk.! Şimdi bu planla ilgili bazı kavramları sizlerle paylaşmak istiyorum. Diğer liman şehirlerinde olduğunu gibi Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü, Koceli için de benzer bir planı imzalayarak devreye almış oldu. Ancak burada genel limanlardan farklı bir şekilde bir takım yeni kavramlarla tanışmış olduk. Bu kavramları sizinle paylaşmak istiyorum. Deniyor ki ; Kıyı Danışma Birimi oluşturulmuş. Burada Valilik başkanlığında, Büyükşehir Belediyesi, bina sınırları içerisinde yer alan belediyeler ilgili merkezi kurumların taşra teşkilatı, Deniz Ticaret Odası, liman başkanlıkları, sivil toplum örgütleri ve gerekli görülmesi halinde üniversite birimlerinin olacağı ifade ediliyor.”
“Civardaki mevcut yapılaşmada, sistem ve kararların mekansal ve fonksiyonel ilişkisini gösteren yönlendirici, alanın bütünlüğünün algılanmasını sağlayacak bir şekilde Kıyı Danışma Birimi tarafından belirlenecek olan şema olduğu ifade ediliyor. Bir metre iskele uzatacaksınız bir karış dolgu yapacaksınız, bu yöntemlerle karşılaşmak durumundasınız. Bu tanımlarda ifade edildiği şekliyle mevcut Kıyı Danışma Birimin hazırlaması ve onaylaması gerekecek. Şemanın hazırlanabilmesi için kıyı alanı taşıma kapasitesi öngörülmesi , bunları yaparken teorik ve kompleks parametrelerin hesaplanabilmesi,bu şemanın kıyı danışma birimi tarafından onaylanması talep edillmektedir. Bu süreç, hala yıllarla ifade edilen izin sürelerinin daha da uzamasına yol açacaktır. Bunun dışında planlama alanında yer alan kıyı yapılarının ticari ve kurumsal yapılanmaya gitmeleri istenmekte ve bu model çerçevesinde yer alacak liman işletmelerine kapasite artış izni verilmesi kabul edilmektedir.”
“Denizcilik faaliyetlerinde eşgüdüm sağlanacağı belirtilmekterdir. Burdaki ifade ediliş şekliyle denizcilik faaliyetlerinde eşgüdümle neyin hedeflendiği anlaşılamamıştır. Hükümde belirtilmeyen ancak hedeflendiği düşünülen iskele ve rıhtımların ortak kullanımı, gemilerin boş iskelelere yönlendirilmesi gibi amaçlar ticaretin ruhuna aykırı, hizmet kalitesini yok etmeye yönelik sakıncalar doğuracaktır. Plan hükümlerinde sözü edilen araştırma raporu , içeriği ve kapsamı bilinmeyen raporların talep edilecek olması uzun ve anlamsız zaman kayıplarına yol açacaktır. Kocaeli yalova genelinde faal kıyı yapı ve yük miktarının yüzde 80’inin kullanılmamması halinde mevcut yapılarda kapasite artışlarına izin verilmeyeceği öngörülmektedir. Liman işletmeciliği açısından mevsimsel dönemler de göz önünde bulundurulduğunda yüzde 80 kullanım çok yüksek bir orandır. Bu oran gemilerin demirde beklemesine gereksiz demorajlara yol açacak kadar tehlikelidir. Izin süreçlerinin uzunluğu da hesaba katılırsa ekonomiye verilecek zarar ortadadır. Açıklama raporunun stratejiler bölümünde ise liman ve iskele yapımından kaçınılmalı görüşüne katılmakla birlikte, tesisler içerisinde sadece konteynır, araç yükleme kapasitelerinin arttırılmasının önerilmesinin yanlış olduğunun ve mevcut tesislerden coğrafi fiziki ve lojistik imkanlara sahip olan genel kargo, dökme kuru ve dökme sıvı yükleyen liman tesislerinde kapasite artışını tanıyan bir strateji uygulamasının daha doğru olduğunu düşünmekteyiz.”
“Öyle gelişigüzel mevzuat deyip durmayın!”
Toplantıda söz alan Liman İşletmeleri Komisyon Başkanı Altan Kesioğlu, Meclis üyeleri ve tutumları hakkında bir özeleştiri yaptı. Kesioğlu’nun konuşması şöyle:
“Bugünün kelimesi mevzuat. Bir kere bu kelimeyi kullanırken saygılı olmamız lazım. ‘Mevzuat Hazretleri’ dememiz lazım. Öyle gelişigüzel mevzuat mevzuat deyip durmayın.”
“34 yıl bu mevzuat işiyle ben uğraştım. 34 yıl ben memuriyette çalıştım. Birinci basamak en tepe. 20 yıldır da özel sektördeyim ve sizlerle beraberim. Bu mecliste bulunduğum sürece ortaya çıkan her problemin altında yatan neydi arkadaşlar ? birisi bir şey koyuyor, onu tartışıyoruz… Günlerce kavga ettiğimiz konular neden kaynaklanıyordu ? İşte bir yönetmelikte bir şurda bir burada konulan hükümlerle bizim üzerimizde yapılan tasarruflar… “
“Bu tasarruflar hiç bir zaman sektörün bütünü için genel için ve denizcilik için yapıldığını düşünmüyorum .Bazı tasarruflar, bizi irrrite eden kavgalara sebep oluyor. Bu günün konusu her problemin altında yatan o bir kaç tane cümle. Bir kaç tane maddenin falanca şıkkı. Değerli arkadaşarım bunun böyle olmasında bizim payımız yok mu ? yani kendi meselemizi çözmek için yaptırdığımız yönetmelikler düzenlemeler yok mu ? biraz da buna dikkat edelim ve bu kadar yüklenmeyelim.”
