Ceyhan ilçesindeki Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi'nin kamulaştırma ile ilgili sorunları, Başbakan Erdoğan'ın ziyaretinin ardından çözülmeye başladı.
Rotterdam gibi enerji üssü olabilmesi hayal edilen Ceyhan ilçesindeki Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi'nin kamulaştırma ve altyapı ile ilgili sorunları, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mayıs ayındaki ziyaretinin ardından verdiği talimatlarla çözülmeye başladı.
Yasa gereği Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi'nin işletmeciliğini üstlenen Adana Sanayi Odası'nın (Adaso) Yönetim Kurulu Başkanı Sadi Sürenkök, endüstri bölgeleri kurulması kararının 2004 yılında hükümet tarafından alındığını, 19 Temmuz 2007 tarihinde de Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi kurulması kararının Bakanlar Kurulu'ndan çıktığını anımsattı.
Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi'nin 2007 yılından bu yana kamulaştırma ve alt yapı sorunları yaşandığını belirten Sürenkök, tam bir koordinasyon sağlanamadığı için ilgili bakanlarla da görüşmelerine rağmen bir türlü istenilen noktaya gelinemediğini ifade etti.
Sürenkök, mayıs ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Adana'yı ziyareti sırasında bu sorunları anlattıklarını, Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi ile ilgili rapor sunduklarını vurguladı.
Başbakan Erdoğan'ın bu konuyla yakından ilgilendiğini anlatan Sürenkök,
"Kendisine burası ile ilgili bir koordinasyonun sağlanmasıyla Adana'nın çok önemli sıçrama yapacağını anlattık. 'Zaten teşvikte umduğunu bulamayan illerden birisi olan Adana'nın bu teşvikteki rahatsızlığı böylece giderilebilir' dedik. Buraya büyük şirketlerin yatırım yapmak istediğini söyledik" dedi.
Sürenkök, bu bölgeleri, organize sanayi bölgelerinden ayıran en önemli özelliğin arsa tahsisi olduğunu, yabancı yatırımcılara açık olduğunu belirterek, yatırımda bir alt sınır bulunduğunu, küçük yatırımcıların buraya girmeyeceğini belirtti.
Bununla ilgili kendilerine gelen müracaatları geçmişte bakanlığa bildirdiklerini ve bu yatırım girişimlerinin beklemede kaldığını ifade eden Sürenkök, şöyle devam etti: "Başbakanımızın talimatından sonra burada hızlı bir gelişme oldu. Son 3 ay içinde 5 yılda yapamadığımız çalışmaların 2 katını yaptık. Valiliğin ilgili kurumların da bir araya getirilmesiyle burada ve Ankara'da 4 toplantı yapıldı. Bu toplantılarda aldığımız kararlar doğrultusunda bir eylem planı hazırlandı. Bu eylem planında da hangi kurum, hangi kuruluş, hangi tarihe kadar neleri yapacak hepsine hedef konuldu. Örneğin ilgili belediyelere bu konuda encümen kararlarını alması için bir hafta süre, tapu kadastro müdürlüğüne 3 ay süre verildi. Amaç, 2012 Aralık ayına kadar tüm bu sorunların bitirilmesi. 2013 yılında burada ilk kazmanın vurulmasını bekliyoruz. Şu anda herkes bu konuyla ilgili elinden geleni yapıyor. İnanıyorum ki yıl sonuna kadar biz bunları gerçekleştirirsek buraya büyük yatırımcılar gelecek."
-Teşvikten daha önemli-
Sürenkök, geçen hafta büyük bir yatırımcı grubun kendilerine müracaat ederek, dosya hazırladığını, bin dönüme yakın arsa istediklerini vurguladı.
Koordinasyonun sağlanması halinde Adana'ya buranın çok büyük katkısı olacağını anlatan Sürenkök, "Örneğin petrol boru hattından gelecek petrollerle burada bir rafineri tesisleri kurulabilirse, o rafinerilerden çıkacak ham maddelerle Adana ve bölgesinde kimya sektörü hızla gelişir" dedi
Sürenkök, Devlet Planlama Teşkilatı'nın da yıllar önce Adana'da kimya sektörünün "başat" sektör olacağı tahminin de bulunduğunu anımsatarak, şöyle konuştu:
"Bunun yanı sıra orada kurulması planlanan tersaneler vardı. Gemi sanayi, enerji santralleri büyük önem taşıyor. Enerji santralleri de kurulursa Türkiye'nin enerji ihtiyacı da karşılanacak. İnanıyorum ki bunlar yapılırsa bölgenin Adana'ya teşvikten daha çok faydası olacak.
Şu anda bize gelen resmi bir rakam, geçen yıl sadece bir grubun orayla ilgili 15 milyar TL'lik teşvik belgesi aldığı. Yani bununla ilgili yatırıma başlanabilirse bir firmanın kurmak istediği 15 milyar liralık yatırım var. Diğer gelecekleri de düşünürsek burada biz ilk etapta 20-30 milyar dolar arasında bir yatırım yapılacağını ve bunun da Adana'daki diğer yan sanayilerle birlikte 80-100 milyar liralık bir potansiyeli harekete geçireceğini düşünüyoruz. Eğer bu olursa, teşvik verilmese de Adana kendi göbeğini kesecek durumda olacaktır. O zaman büyük bir potansiyel harekete geçecek ve Adana'nın da önünde kimse duramayacaktır."
