İzmir Körfezi'ndeki temizleme çalışmaları Meltem İzmir ve ona lojistik destek sağlayan İmbat İzmir ile tam gaz sürüyor. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Temel Bilimler Bölümü Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Uğur Sunlu, Büyükşehir Belediyesi'nin bu yönledik çabalarının çok önemli olduğunu belirterek, yıllar içinde olumlu sonuçların daha da net ortaya çıkacağını söyledi.
Ragıp Paşa Dalyanı'nın sualtındaki yıkılan duvarlarının temizlenmesiyle birlikte körfezdeki sirkülasyonun sağlandığı ve körfeze balık girişlerinin önündeki engellerin kalktığını hatırlatan Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimler Bölümü Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Uğur Sunlu “Körfezin İzmir'le barışması haliyle biraz zaman alacak. Sonuçta 40 yıl kirlenmiş bir yerin tamamının 10 yılda temizlemesini bekleyemeyiz. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bu bağlamdaki çalışmaları gayet yararlı olmaktadır. Önümüzdeki 5 yıl bizim için çok önemli, ondan sonraki yıllarda bu isteğimiz devam etmeli” dedi.
Büyük Kanal Projesi'nin detaylarına inerek çalışma hakkındaki son durumla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Sunlu, “Proje çok geniş alanlarda etkili. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediyesi Ragıp Paşa Dalyanı dip duvarlarının yıkılması dışında, çalışmanın bir başka aşaması olan Mavişehir ve Tuzla bölgesindeki Doğal Yaşam Parkı'nın hemen yanında bulunan 2 tane eski nehrin, denize açılan kısımlarını derinleştirme çalışmaları yapıyor. Bundaki amaç burada bir kanal oluşturarak Ege Denizi'nden gelen akıntının körfezin içerisindeki su sirkülasyon faaliyetlerini sağlayabilmek. Aynı zamanda buna benzer bir çalışmayı da Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Yeni Kale'den Alsancak Limanı'na kadar derinleştirme çalışmaları yapıyor. Bu kanallar sayesinde canlı çeşitliliğini korumak ve deniz ticareti açısından büyük gemilerin limanlara girebilmesi hedefleniyor” diye konuştu.
BİYOÇEŞİTLİLİK İYİLEŞTİRİLEBİLİR
Ekosistemin iyileştirilebilmesi açısından körfezin uzun zaman aralıklarında bu tür çalışmalarla yeniden eski haline kavuşabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Uğur Sunlu “Deniz kirliliği veya hangi kirlilik olursa olsun dünyada bu konular entegre ve geniş düşünülmesi gereken konulardır. Bunun bir başka örneği benim de üzerinde incelemelerde bulunduğum Marsilya'da yaşandı. Ekosistem kirlenmesini tersine çevirmek için o bölgedeki biyoçeşitliliğin iyileşmesi amacıyla büyük çabalar gerektirdiği bilinmelidir. Körfez'den tutulan balık yenilebilir mi, burada yüzülebilir mi gibi sıkça sorulan bu soruların öncesinde biyoçeşitlilik iyileştirilebilir mi sorusu daha önem arz etmektedir. Bizim öncelikli amacımız İzmir insanı ile İzmir Körfez'ini barıştırabilmek olmalıdır. Bu işin eğitim boyutu, ekonomik boyutu, deniz taşımacılığı, turistik amaçlı yeni marina alanları oluşturma boyutları var. Ayrıca dünya üzerindeki herhangi bir kaybın mücadelesinde, ne olursa olsun bir tane canlı kazanmanın ve bu bir canlının yeniden hayatta olması bu mücadeleyi değerli kılar, unutulmamalıdır ki hiçbir kayıp yüzde 100 geri kazanılamaz” diye konuştu.
İÇ KÖRFEZDEKİ ATIKLARIN TOPLANMASI ÖNEMLİ
Son dönemlerdeki deniz kirliliği ve özellikle İzmir İç Körfezi'ndeki zararlı atıkların, canlı yaşamına olan etkisini ele alan Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Temel Bilimler Bölümü Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Özdemir Egemen “Bizim de çalışmalarımızın içerisinde bulunan denize atılmış olan atıkların uzun süre su içerisinde bekleyerek oradaki canlı doğasına vermiş olduğu zararlar sayısız şekilde. Örneğin katı atıklar oradan geçmekte olan bir geminin motoruna takılarak zarar verebilir, o ekosistem bölgesinde yaşamını sürdüren herhangi bir canlının da hayatına mal olabilir. Biz önceki ve şu andaki çalışmalarımızda atılan bu atıkları topluyor ve incelemeye alıyoruz. Çalışmaların sonucunda ele geçen bu bilimsel verilerin doğru noktalarda kullanıldıkları taktirde İzmir Körfezi'ne verilen zararın ne kadar sürede iyileşebileceğini de tespit edebiliriz” diye konuştu.
