Elektrikli araç çözümleriyle sürdürülebilir mobilite alanında iddialı olan Peugeot, otonom sürüş alanında da öncü bir rol üstleniyor. Uluslararası Cenevre Otomobil Fuarı'nda sergilenen Peugeot Instinct konsept markanın otonom sürüş özelliğine sahip araçlara bakış açısını ve iddiasını gözler önüne seriyor.
Şirket açıklamasına göre, Peugeot, sürdürülebilir mobilite alanında önemli bir oyuncu konumunda bulunuyor. Dünyanın geniş kapsamlı sürdürülebilir mobilite ürün gamını sunan tek markası olarak öne çıkan Peugeot'nun ürün gamında binek ve ticari elektrikli otomobiller ve minibüslere ek olarak bir düzine veya daha fazla elektrikli bisiklet, elektrikli destekli scooter veya elektromotorlu-scooter da bulunuyor.
Peugeot Instinct Koncept, yolcuların araç içinde geçirdikleri zamanın tamamından faydalanmasını sağlayan ilk otonom sürüş özelliğine sahip otomobil konsepti. Seyahat eden herkes, seyahat süresinin tamamını dilediği gibi kullanabiliyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Peugeot Başkanı Jean-Philippe Imparato, zamanın son derece kıymetli olduğu bir çağda bunun çok önemli bir avantaj olduğunu ifade etti. Kazanılan zamanın her bir yolcuya özgürlük ve seçim hakkı tanıdığını dile getiren Imparato, şunları kaydetti:
"Bu özgürlükler sürme veya başkasının sürmesine izin verme özgürlüğü, yumuşak veya sert olmak üzere sürüş stilini belirleme özgürlüğü, kabin içerisinde sunulan üstün konfor ve ergonomi özellikleri sayesinde çalışma veya rahatlama özgürlüğü ve araç içi eğlence sistemlerini seçme özgürlüğü...
Otonom sürüş özelliğine sahip otomobiller, bir sonraki büyük otomotiv devrimi. Her üretici bu teknolojiyi kullanmak istiyor. Ürünlerini diğerlerinden ayırmanın tek yolu bu teknolojiyi bizzat tasarlamak ve uygulamaya koymak. Peugeot Instinct Concept bizim izleyeceğimiz yolu gözler önüne seriyor."
"Otonom araçlar bir özgürlük alanı"
Projenin en önemli aşamasının Peugeot i-Cockpit'i öncelikle otomobilin otonom sürüş özelliğine adapte olan, ama her şeyden önce her bireyin alışkanlıklarına ve kişiliklerine de adapte olmayı sağlayan Peugeot duyarlı i-Cockpit'e dönüştürmek olduğunu belirten Imparato, şu açıklamalarda bulundu:
"Bağlanabilirlik hizmetleri ve nesneleri kendi bedenlerimizin bir uzantısı haline geldi. Artık bunlar olmadan yaşayamıyoruz. Peugeot Instinct Konsept yolculara dış dünyayla ve kendi yakın çevreleri ile görünmez bir ağ kurarak bu bağlantıyı bütünleştiriyor. Dahası teknolojinin ve bağlanabilirlik kavramlarının da ötesinde Peugeot, otonom sürüş özelliğine sahip araçları her bir bireyin zamanı çok daha verimli kullanabileceği ve zamanda tasarruf edebileceği bir özgürlük alanı olarak görüyor.
Peugeot Instinct konsept, her bir yolcuya kendi evlerinin mobil bir uzantısını andıran ve onlara sunulan zamandan tam olarak faydalanma imkanı tanıyan tanıdık bir alana sahip olması için eşi benzeri görülmemiş bir fırsat sunuyor."
