Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin, "Yurt dışında temsilcilik açma gibi bir düşüncemiz var. 2012 yılından sonra yabancıya satışın önü açıldı. Emlak Konut ve derneklerle de birlikte hareket edebiliriz. İşin maliyeti ve sunumu açısından memnuniyetle oluruz." dedi.
Yetgin, GYODER olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı öncülüğü ile hayata geçen tarihi kampanyada, 21 üyenin toplam 77 projesiyle yer aldıklarını söyledi.
Yetgin, kampanyalar sonunda elde ettikleri rakamların ev almayı planlayan ancak sınırlı imkanları olan vatandaşların bu fırsatları iyi değerlendirdiğini gösterdiğini aktararak, "Türkiye için Kazanç Vakti' kampanyasının hem vatandaş hem sektör açısından önemli avantajlar içeriyor. Sektörde ciddi bir hareketlilik, ekonomide pozitif bir hava yaratıyor. Gayrimenkul sektörü temsilcileri olarak, son dönemde yaşanan maliyet artışları ve ekonomik dalgalanmaların etkilerine rağmen, ülkemize olan sorumluluk bilinci ile daha çok çalışarak ve üreterek ekonomimize sağladığımız katma değeri artıracağız." diye konuştu.
Son dönemde döviz kurunda yaşanan artışla birlikte yükselen maliyetlerin birçok projeyi etkilemesine rağmen, firmaların fiyatları sabit tutmasından dolayı, bu kampanya vesilesiyle konut alanların kazançlı çıkacağını dile getiren Yetgin, ev sahibi olmak isteyenlerin bu fırsatı değerlendirmesi gerektiğini çünkü yeni başlayacak projelerde bu fiyatlarla satış yapmanın mümkün olmayacağını dile getirdi.
Yetgin, şunları kaydetti:
"Türk halkının gayrimenkul sahibi olmak gibi bir alışkanlığı var. Bu eğilimi, tasarruf, sosyal güvenlik sistemi bağlamında da değerlendirdiğimizde bir yandan da mecburiyet var. Bugün gayrimenkul sektöründe, orta ve orta alt gruba ait konut ihtiyacı oldukça yoğun olarak sürüyor. İşte bu tarihi kampanya, çok geniş bir kesime çok cazip koşullarda ev alma imkanı sağladı. Özellikle bekle-gör durumundaki konut alıcılarını harekete geçirdi."
Yurt dışında temsilcilik açma gibi bir düşünceleri olduğunu aktaran Yetgin, "2012 yılından sonra yabancıya satışın önü açıldı. Emlak Konut ve derneklerle de birlikte hareket edebiliriz. İşin maliyeti ve sunumu açısından memnuniyetle oluruz." şeklinde konuştu.
"İlk günlerden itibaren yoğunluk yaşandı"
GYODER Başkanı Feyzullah Yetgin, bugün çok sayıda konut alıcısının, kampanya kapsamında sunulan indirimin yanı sıra peşin ödemedeki indirim avantajından, 120 ay vade ve düşük faiz seçeneğine kadar cazip fırsatları değerlendirmeye devam ettiğini söyledi.
Özellikle ilk evini almak isteyenlerin, bu avantajlı kampanyayı iyi değerlendireceğini düşündüğünü dile getiren Yetgin, "Kampanya başlar başlamaz satış ofisleri hareketlendi, ilk günlerden itibaren yoğunluk yaşandı. Çoğunlukla büyük metrekareli dairelere ilgi gösterilmesinden de, vatandaşın oturmak amacıyla ev almak istediğini ve bunun için de kampanyadan yararlandığını görüyoruz. Bu ilginin süreceğine ve satış rakamlarının artacağına inanıyoruz." şeklinde konuştu.
Yetgin, dolar ya da altın bozarak peşinat ödeyenlere de kur garantisi verildiğini anımsatarak, "Kur artarsa vatandaşın zararı konut taksitlerinden düşülecek. Ayrıca borcunu erken kapatana sözleşmesine göre yüzde 25-35 arasında indirim yapılacak. Firmaların da böyle istekleri var." ifadelerini kullandı.
"Teşviklerin devamı gibi unsurlar sektörün elini güçlendirir"
Feyzullah Yetgin, yabancı yatırımcı için getirilen vatandaşlık hakkının sektör için önemli bir adım olduğunu belirterek, "Vatandaşlık hakkı, dünyanın birçok ülkesinde yabancı yatırımcıyı çekmek ve gayrimenkul satışlarını teşvik etmek için uygulanan bir yöntem." dedi.
Sektörün kendi iç dinamiğine ve potansiyeline ek olarak, teşviklerin devamı gibi unsurların, gayrimenkul sektörünün elini güçlendireceğini ve büyümesine katkı sağlayacağını aktaran Yetgin, şunları kaydetti:
"Türkiye bulunduğu coğrafyada; istikrarlı yönetimi, doğal, kültürel zenginlikleri, ulaşım imkanları, yeni yapılan köprüleri, havalimanları ve otoyollarının yanı sıra gelişen turizm, perakende, eğlence, fuar ve kongre turizmi ile çok cazip bir konumda. Özellikle İstanbul, marka şehir olarak dünyanın dört bir yanından yatırımcıların ilgisini çekiyor. İstanbul'un finans merkezi olması için yapılan çalışmaların daha da somutlaşması ve altyapı projeleri bu ilgiyi artırıyor."
