Avustralya medyası, G20 Liderleri Zirvesi'nde Rusya ile Suudi Arabistan'ın da desteğiyle OPEC ve Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) üstünde yeni bir enerji kurumu oluşturmaya karar verdiğini yazmıştı.
ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oktay F. Tanrısever, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan ve Rusya'nın içinde olduğu enerji ittifakı iddiasını spekülatif olarak niteleyerek, "İki ülkenin ortak enerji politikası benimsemeleri genel politikaları açısından tutarsızlık olur. Rusya'nin içinde bulunduğu enerji yapıları diğer tüketici ülkelerde endişeye yol acar ve yatırımcı ülkeler tarafından da hoş karşılanmaz" dedi.
Rusya'nın, mevcut politikalarıyla Avrupa enerji güvenliği açsından tehdit oluşturduğunu belirten Tanrısever, yeni oluşumlarla bu tehdidin biraz daha artmış olacağına işaret etti.
Tanrısever, enerji politikaları ve çıkarları çok farkı olan bu iki ülkenin birlikte hareket etmesinin hiç gerçekçi olmadığını söyleyerek, "Bu spekülasyonu çıkarmalarının amacı böyle bir yapı kurmak değil, iki ülkenin enerji piyasalarındaki ağırlıklarına ve önemine dikkati çekmek olabilir" ifadelerini kullandı.
"Sembolik olur"
Londra merkezli uluslararası enerji danışmanlık grubu FGE'nin petrol uzmanı Cüneyt Kazokoğlu da Rusya ile Avrupa Birliği (AB) ve ABD arasındaki ilişkinin böyle bir işbirliği için uygun olmadığını dile getirdi.
Kazokoğlu, şöyle devam etti:
"Bunun ötesinde, hem petrol, hem gaz konusunda ABD’nin de içinde bulunduğu OECD ülkelerini temsil eden IEA ile Suudi Arabistan’ın başını çektiği OPEC’in, bir de bunların dışında Rusya’nın çıkarları çoğunlukla paralel değil. Geçmişte, IEA ve Rusya'nın ortak çalışmaları fakat daha ziyade veri alışverişi sistemini geliştirme seviyesinde kaldılar. Dolayısıyla bu tarz bir kuruluş bana ciddi ve aktif operatif bir ol oynamaktan ziyade ilişkileri yürütmek, sembolden fazla kıymeti olmayan bir takım işbirliği girişimlerinde bulunmanın ötesine zor geçer gibi geliyor."
www.ulasimonline.com
