Çanakkale Savaşı'nın en stratejik döneminde kahramanlığıyla tarih sayfalarına adını yazdıran ve ardından kaderine terk edilip, 'jilet' olma noktasına kadar gelen Nusret Mayın Gemisi'ni, müzeye dönüştürüldükten sonra 12 yılda 1.5 milyon kişi ziyaret etti.
Osmanlı Donanması'nda 1913'te göreve başlayan Alman yapımı mayın gemisi, 7-8 Mart 1915'te Karanlık Liman'a döktüğü sahile paralel 26 mayınla, 18 Mart 1915 Deniz Zaferi'nin kazanılmasında büyük rol oynadı. Döşediği mayınlarla birçok savaş gemisinin batmasına neden oldu. 1937'de dalgıç gemisi oldu. 1939'da tekrar 'Nusret' adını aldı. 1962'de Kalkavan ve Kaptanoğlu ailelerine satıldı. 1962-66 yıllarında büyük bir tadilat ile kargo gemisi oldu ve 'Kaptan Nusret' adını aldı. 1979'da A. Tombul ve 1980'de Mustafa Okan Kardeşler Kolektif Şirketi'ne satıldı. 1990'da Mersin Limanı'ndan çıkarken battı. 1999'da çıkarıldı ve yüzdürüldü.
Mersin Limanı'nda çürümeye ve jilet olmaya terk edilmişken Tarsus Belediyesi tarafından sahip çıkıldı. 2003'den bu gemi tekrar aslına uygun hale döndürülüp Tarsus'ta 'Nusret' olarak ziyarete açıldı.
CUMHURBAŞKANLARI GEZDİ
Tarihi ve turistik zenginliğiyle bilinen Tarsus'un yeni bir değeri haline gelen Nusret Mayın Gemisi'ni ziyarete açıldığı 2003'den bu güne kadar yaklaşık 1.5 milyon kişi gezdi. Tarsus'a gelen 10'uncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, merhum KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Almanya eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff da gemiyi ziyaret edenler arasında yer aldı.
O dönem Tarsus Belediye Başkanı olan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı MHP'li Burhanettin Kocamaz'ın girişimleriyle Tarsus'a getirilen Nusret Mayın Gemisi'ni sadece Çanakkale Şehitlerini Anma ve Çanakkale Zaferi kutlamalarında ortalama 50 bin kişi ziyaret ediyor.
Tarsus Belediye Başkanı MHP'li Şevket Can, jilet olmaktan kurtarılan gemiyi 12 yılda yaklaşık 1.5 milyon kişinin gezdiğini söyledi.
Nusret'e Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın bir vefa örneği olarak sahip çıktığını hatırlatan Can, geminin Türkiye'nin temel taşlarından birisi olduğunu, halkın da ziyaretleriyle bunu gösterdiğini kaydetti.
