Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, "Türk Telekom'un direkt altına imza attığı herhangi bir borç, senet ya da rehin yok." dedi.
Arslan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM), Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ile Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün (SHGM), 2018 yılı bütçe görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Türk Telekom'un kefil olduğu, rehin verdiği herhangi bir işlemi ya da hissesi bulunmadığını vurgulayan Arslan, "OTAŞ, Oger Telecom Anonim Şirketi 2026'ya kadar diğer ortaklarıyla beraber Telekom'un yüzde 55 işletme hissesine sahip. İşletme hakkına sahip olduğu hisseleri kendisi rehin vermiş durumda. Telekom'un işleyişinde en ufak bir aksama yok. Bu yılki rakamlar güzel gidiyor. Çok da iyi açılımlar yaptılar." değerlendirmesinde bulundu.
Bugüne kadar Oger'in özelleştirmeden kaynaklı ödediği rakamın 21 yıl için 6,5 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Arslan, şunları kaydetti:
"Bunun tamamını ödemiş durumda. Temettü olarak aldığı para da aşağı yukarı bu kadar. Özelleştiği dönemde kasasında 3 milyar lira var. Bunun yüzde 10'unu işletmesini ayakta tutabilmek için kasasında tutmuş. 2,8 milyar lira Hazine'ye aktarılmış durumda. 1 milyar 50 milyon lira kıdem tazminatını şirket üstlenmiş. Bugüne kadar 28,3 milyar liralık yatırım yapılmış. 4 milyar liralık lisans bedeli ödenmiş. Hazine'ye de 10,4 milyar lira temettü ödenmiş. Şirket bu güne kadar 423 milyon liralık gayrimenkul satmış. Geçmişte santraller büyük, analog, dijital değil. Dijital santrallere geçince çok daha küçük alanlara ihtiyaç duyulunca atıl kalan alanlar satılmış. Buna karşılık 1,5 milyar lira değerinde gayrimenkul alınmış veya inşaat yapmış."
"İlk yarıda 956 milyon liralık kar rakamı var"
Arslan, şirketin 34 bin çalışanı bulunduğuna dikkati çekerek, "İlk yarıda 956 milyon liralık kar rakamı var. Oger'in de 4,6 milyar dolarlık kendi bankalara borcu var. Kendi hissesini BTK'nın ya da Hazine adına hareket eden Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının onayı olmadan kimseye devretme şansı yok. Devretmesi bu şarta bağlı." diye konuştu.
Önemli olanın şirketin sağlıklı bir şekilde yürümesi olduğuna işaret eden Arslan, şöyle devam etti:
"Telekom'un direkt altına imza attığı herhangi bir borç, senet ya da rehin yok. Birçok talipli var, taliplilere devredebilir. Taliplileri biz de uygun bulursak, bunu yapacağız. O olmazsa bankalara geçmiş olacak. Şirketin şu anki işletme değeri zaten buraları karşılıyor. Bir risk oluşmaması adına bir yıldır süreçleri takip ediyoruz. Kamuya tekrar geçmez, yüzde 15'i halka açık, o şekilde devam eder. Kamuda kalsaydı bu kadar büyüyen bir şirketi bu noktaya getirebilir miydik? Bunu sormamız lazım."
"Türksat uydularından kaybolan yok"
Bakan Arslan, Türksat uydularından kaybolan olup olmadığının sorulması üzerine, kaybolan uydu olmadığını, kullanım ömrü dolan uyduların mevcut yörüngesinden 350 kilometre öteye bırakıldığını ve kapatıldığını söyledi.
Vekillerin Bylock kullandığına ilişkin iddiaları da yanıtlayan Arslan, "Kusura bakmasınlar, sürekli tezviratlar üretiliyor. Kimsenin böyle bir şeyi yok. Herkes kendinden emin." dedi.
Görüşmelerin tamamlanmasının ardından, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ile Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün 2018 yılı bütçeleri komisyonda kabul edildi.
